F1 Nerton Merkez
Geçen sene kötü geçen fındık hasadından sonra millette çok para kalmamış. Harnar, Torg ve Raci; Nerton sahil hanında bir masada oturuyor. İçeri yeşil tenli bir elf giriyor. Belli ki üşümüş ve buralara yabancı. Çevrede bilinen tek elf bir tane köy var, muhacir gelmişler savaş zamanında ama onlar bile böyle yeşil tenli değil. Çay ısmarlanıyor, tanışılıyor.
O arada iki tane at hırsızı tipli adam içeri girip hancıyla bir şey konuşuyor. Harnar duyuyor ki adamdan alacakları varmış. Civarda çok kaybolan olmuş, onları bulmuşlar. Aralarında bu adamın kayınbiraderi de varmış. Hancıda para olmayınca, handa kalın madem, demiş. Kurtardıkları diğer kişilerin ailelerinde de para olmayınca ödemeyi fındıkla yapmışlar ve hanın deposu fındıkla dolmuş. Grup arabuluculuk yapıyor ve at hırsızları ile o sırada içeri giren yancılarını fındıklarını alıp gitmeye ikna ediyor. 2 ton fındığı alıp gidiyorlar gemiyle.
Harnar dışarıya, karlı havaya çıkıyor. Bakıyor şimşeklerin ışığı gizemli bir figürü aydınlatıyor. Yanına gidince belli oluyor ki kendisi meşhur Green Knight. Başta contender bulduğuna sevinen ağacımsı, Torg'a doğru bir bakıyor ama şövalyemsi bir tarafı olmadığı görünce arkasını dönüyor. Harnar ile ketum ketum konuşuyorlar.
Mevsim kış olduğundan mütevellit yollar kapandığı için pek bir şey yapılamıyor. Kış geçiyor, Hemmit diye bir çocuk ormana yürümüş, onu bulup kurtarıyor Arken sadece. Bahar gelince şu kuzeyde kaybolanları araştırmaya çıkma kararı alınıyor. Lord Watery de geliyor diyor, haydi gidin artık, diye. Harnar bir Augury ile işaret alınca koyuluyorlar yola.
Ekip Headcliff köyüne varıp varıyor ve Raci muhtar Temel'le konuşuyor. Kaçırılanları doğruluyor, hatta içlerinden Doorsun diye birini çağırıyor konuşalım diye. Kendilerini kuzeyde bir siyah ayının kovaladığını söylüyor ama buranın yerlileri bilir ki burada siyah ayı olmaz, boz ayı olur. Knight, bunların druid olabilecekleri olasılığı üzerinde duruyor.
Biraz daha kuzeye yürüyüp Sainton köyüne varılıyor. Köy halkı ortada toplaşmış, ağıtlar yakılıyor. Harnar sesini duyurmak için Booming Blade atınca aniden crossbowlar çekiliyor. Green Knight'ı gören halk yatışıyor biraz. Kadının kocası mantar toplamaya diye çıkmış, gelmemiş. Gidip bakmışlar adama, cesedini getirmişler. Ceset pençe izi dolu, göğüs kafesi komple çökmüş ama etrafta buna sebep olabilecek bir şeyin izi de yok. Hatta pati izi falan da yok.
Olay mahaline gidiliyor. Kuzeydoğudan bir şey ağaçları devire devire gelmiş ama yerde hiç iz yok yine. O tarafa doğru giden Arken ağaçlardan birine çıkıp bakıyor ki ileride yangın var. Buralı olanlar Highfield köyünün yandığını anlıyor. Arken, bunun doğal bir yangın gibi görünmediğine dikkat çekiyor. Tam da o sırada ormandan deri zırhlı biri çıkıp Knight'a "I am a contender." diyor. Green Knight buna tek atıyor.
Köye doğru ilerleyeceklerken kurtlar ve ayıların saldırısına uğruyorlar. Arken'in daldan dala atlarken yere düşmesi, Green Knight'ın sersemlemesi, Harnar'ın dosta düşmana nuke atması, Raci'nin yanlışlıkla ateşlerin içine atlaması ve Torg'un sinirlenmeyi unutmasına rağmen bir şekilde sağ çıkabiliyorlar.
